Angel Wing Heart
#love etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
#love etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Mart 2016 Cuma

Sevgili Gelecekteki Eşim

Merhaba;


Sana daha önce de satırlarca yazmıştım, silindi. Keşke onu da okuyabilseydin, bilseydin ne zamandır beklediğimi. Umarım iyisindir, şuan senin için bu yazdıklarımı bir şekilde hissedebiliyorsundur. Beni merak edersen eğer, seni bekliyorum. Arada belki gelmişsindir diyerek sen olma ihtimali bulunan insanlara bir şans veriyorum, sen olmadığını anlamam hiçte uzun sürmüyor. Sanırım geldiğinde direk seni tanıyacağım. Nerden mi biliyorum, neye mi güveniyorum? Çünkü hissediyorum. Ama nasıl bir his tarifi olmayan, sanki ya yarın ya da 1 yıl sonra belki de 2, yada hiç zaman veremiyorum ama ne kadar uzun olursa olsun sadece seni beklediğimi, gördüğüm an direk "Hoşgeldin" diyeceğimi biliyorum. 

Keşke bu kadar bekletmesende onca üzüntü, kaygı, kargaşa onca yalnızlık ağlamaları olmasa. Kızgınım aslında sana. Bu kadar çok beklettiğin için çok kızgınım. Keşke şimdiden yanımda olsan da bunları buraya yazmak yerine sana söyleyebilsem. En başından beri sadece sen olsan, ben sadece seninle mutlu olabilsem. Keşke birilerinin beni yanıltmasına, böyle üzmesine müsade etmesen.

Nerdesin?
Neden hala ortalarda yoksun? 
Kiminlesin şimdi?
Kimi düşünüyorsun? 
Biliyor musun doğru insanın o olmadığını, sende hissedebiliyormusun? Benim gibi hissediyor musun bir gün birbirimizi bulacağımızı? Üzdüler mi seni de acaba benim gibi? Seni üzeni mahvederim biliyorsun değil mi? Öğrenmelisin sevince psikopat olurum ben. Şimdi hangi gelecekte kıskanacağım kişiyle berabersin? O kızı parçalamak istiyorum. Hayatına girmiş, sende bir iz bırakmış, bir gün bir yerlerde birileriyle ilgili hatırlayacağın anıların olacak herkesten, her şeyden nefret ediyorum. Ama hepsini unutucaksın biliyorum. Sadece beraber geçen zaman olacak hafızamızda, geçmişimizde, geleceğimizde. Bu güne kadar yaşadığımız her şeyle beraber dalga geçicez ve iyi ki dicez, iyi ki yaşamışız bunca iyi-kötü şeyi. Yoksa birbirimizi nasıl bulabilirdik ki? 
İlk defa nerde karşılaşıcaz, nerede kesişecek yollarımız, acaba hiç aynı zamanda aynı yerlerde bir araya geldik mi? İlk "seni seviyorum"u kim söyleyecek? İlk önce hangimizin doğum gününü kutlayacağız? Yeni yıla ne zaman beraber gireceğiz? İlk hangi filmi izleyip, hangi hayallerin başrolü olacağız? İlk kavgamızın nedeni ne olacak? Bu soruyu sormam, düşünmem bile saçma aslında olmadan olacakları söyleyim sana, ben kesin seni kıskanıcam, trip atıcam ama sen vazgeçmeden gönlümü almaya çalışacaksın. Çünkü vazgeçmezsin sen benim geleceğimsin. Vazgeçmek bizim için imkansız bir kelime olacak. Her zaman bileceğiz ne olursa olsun bitmeyeceğini. 

Harika bir çift olcaz seninle. Sanki bir filmin başrolleri gibi, rastlanılmamış mutlu hikayenin kahramanları olucaz, arabada saçma salak şarkılar açıp gülücez, ben sana sürekli yaptığım yemekleri beğendirmeye çalışcam sen de zorla yemek zorunda kalacaksın. Tatlı konusunda iyiyim ama kabul et. Hatta yemek konusunda da iyiyim itiraz etmemelisin bence. Çok kilo almasak bari, biliyorum sende ben gibisin çok yiyeceğiz, gerçi spora gideriz beraber, orda da asla yalnız bırakamam seni kusura bakma ortalık kötü kızlardan geçilmiyor. Gerçi ben geldikten sonra onları senin gözün görmez ama olsun ben sana değil kızlara güvenmiyorum kesinlikle. Hasta olduğun zaman çocuğum gibi bakıcam sana, çünkü sen benim her şeyim olacaksın. Bunun için sana doğru adam diyorlar ya. Sadece sevgili, eş değil en yakın dostum, yanında en çok huzuru bulduğum kişi olacaksın. 

Sevgili gelecekteki eşim, bir gün geleceksin biliyorum. O gün beraber okuyacağız bu yazıyı. Sen bana bakıp gülümseyeceksin, ben zaten gözümü senden alamıyor olacağım. Ne zaman gelirsen gel, ben tüm kalbimle senin gelişini bekliyorum. Hayatıma girip beni dünyanın en huzurlu, en aşık, en sevgi dolu insanı yapacağın için şimdiden teşekkür ederim. Oralarda bir yerlerde beni hissettiğini bilmek bile güzel.
Çabuk gel, seni özledim...

tarihi, zamanı, yeri yurdu belli olmayan hikayem.

3 Aralık 2015 Perşembe

Geç Kalmış Sonbahar Postu....

Sonbahar melankolisi çökmüştü ki üzerime sanki dertlerim tavan mutluluklarım yerle bir...
Oysaki şu hayatta ne derdim var diyebilirim derman arayacak nede mutsuzum diyebilirim onca mutluluğun içinden sıyrılarak... 
Kendi kendime boş kağıtlara karaladağım karanlık duygularımı aydınlatmak için bu bloğu açmıştım oysaki...


   Gelelim ruh  halime doğa bin bir tonuna boyanmışken depresif hallerim kendime bile tahammülümü dayanılmaz noktaya taşıdı. Yazla birlikte ertelediğim problemler aslında bir yere gitmemişler, bir süredir uyku halindelermiş, yazın bitmesiyle kendilerini itinayla hatırlattılar.


 Hayallerim gerçekleşmeyenler ve ertelenenler olmak üzere iyice kategorilendi bu günlerde kendimi depresyona sokmak için baya bir uğraştım haliyle ama ne kadar küt düşünceli bir insanım depresyona girdiğimi ancak saçımı kestirirsem anlarım diye hala inatla rapunzel gibi dolaşmaya devam ediyorum. Kendimi ve bu yazıyı okuyacak sizleri bunalıma sürükleme çabalarıma son veriyorum, bu güzel sonbahar karelerinde yeni umut arayışlarına girdim. :) Aslında yaşama sevincim ne eksik ne fazlaymış.


Yakmayan bir güneş sadece yalnızlıktan üşüyen ellerimizi saran... Kaybettiklerimizi daha çok andığımız bu mevsimde ruhsal göçüşümüze renk katan yeşilde ki heyecanı sarıya dönerken o katran duyguları sarmalayan geldin giderken seni böyle uğurladım sonbahar huzura kucak açtım en karanlık duygularıma bir ışık yaktım ......



 Uzaklara gittim.
Uzaklar sana gelmez, 
Sen uzaklara gidersin.
Uzaklar seni ister, 
Bak uzaklar da aşktan
Anlar bayım...
 'Didem Mamak'


2 Temmuz 2015 Perşembe

Poliseramik/Polyester Boyama



İnstagram'da gördüğüm günden itibaren sahip olmak istediğim çay tabaklarım ve tepsim :) Ben hazır boyanmışlarından sipariş etmedim. Çünkü bir çay tabağı için pek makul fiyatlara sahip değillerdi bence. :) Yine instagramda bulduğum bir adresten bu çay tabaklarını sipariş ettim.


Polyester nasıl boyanıyor derseniz; akrilik su bazlı boya ile boyanabiliyor. Ben ponpon fırça almamıştım ve süngerle boyadım ince yerleri boyarken ise normal sulu boya fırçası kullandım. Tahta gibi boyayı hemen emmiyor az az sık aralıklarla 4-5 kat atmanız yeterli oluyor. Kuruduktan sonra da parlak sprey vernik ile vernikledim. Kurumadan tutmamanız önemli, CIA gibi parmak izinizi alıverir haberiniz ola…J

Son olarak tabakların bitmiş hali … Boyaması çoook zevkliydi fakat benim gibi sabırsız bir insan için çok zor ilerledi o katların sürekli kurumasını beklemek sürecin uzaması beni yoran tek şeydi J.

11 Mart 2015 Çarşamba

Veee Kurtarıcı Babetler

 

Son yıllarda nerdeyse ayağımızdan hiç çıkarmadığımız babetlerin yaratılış hikayesini öğrendim ve hemen sizinlede paylaşmak istedim...

Sene 1947Rose Repetto, Paris'teki küçük atölyesinde oğlu için bir çift puant yapar: Ünlü dansçı ve koreograf Roland Petit için...






Ayakkabıların inanılmaz rahatlığı dans çevrelerince hemen duyulur ve Repetto'nun ayakkabıları bale ve dans okullarınca hızla benimsenir. Gerçek sahneden Moda sahnelerine taşınmalarıysa 10 yılı aşkın süreyi bulur...
Yıl 1956.  Aktris Brigitte BardotRepetto'dan kendisine bir çift babet ayakkabısı yapmasını ister.
Roger Vadim'in Et Dieu... Creea la Femme (Ve Tanrı Kadını Yarattı) filminde giyecektir...








Repetto, Cindrella'nın Fransızca versiyonundan adını alan Cendrillon'u tasarlar aktris için.
Hafif ama bir o kadarda seksi.
Filmin başarısıyla birlikte Bardot'unda sıklıkla tercih ettiği ayakkabılar popülerleşir...


Bugün daha çok tercih ettiğimiz adıyla babetler, ne rahatlığından ne de feminenliğinden ödün vermek istemeyen kadınların birincil tercihi olur...




6 Mart 2015 Cuma

Ne giyse seviyorum...

Bu kadının adı zerafet olmalı... Kate middleton hayranım doğallığı duru sade halleri, giyimi, tavırları her şeyi bambaşka.. 

                                               Her giydiği bambaşka duruyor... 






saç aksesuarları her zaman çok asil ve göz alıcı...















KAte ne zaman Alexander McQueen giyse, çok beğenir ve Kate'in McQueen giydiğinde bambaşka göründüğünü söylerim







27 Şubat 2015 Cuma

Biz Kadınlar






Ne demiş Şems-i Tebrizi !

Kadın; bilene "nefes", bilmeyene "nefs"tir.


Peki bir erkek bir kadından ne ister?
Ya peki  İdeal kadın nasıl olmalıdır?
Can Yücel bu sorulara en güzel cevabını şiiri ile cevap vermiş. Eee o zaman paylaşmamak ne mümkün diyerekten paylaşıyorum..
Kadın Dediğin,
 Kadın gibi kadın olacak kadın dediğin, çıtır çerez niyetine yemediğin. Bir gecelik değil, ömürlük olacak ömürlük. Yıllara rehaveti değil huzuru taşıyacak. En seksi leydi olmayı da bilecek, hanım sultan olup sözünü geçirmeyi de. Cıvık konulara takılıp zaman tüketmeyecek, küfretmeyecek, Kadın dediğin ayıp nedir bilecek.
Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürlerle yemeklerle işi olmayacak. Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak şüphesiz. Salatasız oturmayacak yemeğe.
Temiz olacak her şeyden önce mesela köfteyi mıncıklarken elleri, Yahut pahalı parfümlerin sindiği, boyacı küpü gibi, her öptüğünde bulaşık bir tadın kaldığı bir kadını öpmeyeceksin. Buram buram aşka sarılacaksın arkadaş. Buram buram kadın kokacak kadın dediğin.
Sarışın, renkli gözlü uzun bacaklı, beyaz tenli, ince bilekli dilber  filan fasarya... Kadın dediğin hatun olacak arkadaş, sözüne güvenilir olacak. Bileceksin ki konuşulanlar burada kalır, kapıdan çıkmaz bir daha. Ağzı sıkı olacak kadın dediğin. Sırrını tutacak ama gününü bekleyip kusmayacak.. .
Paranın güzelliğini bilecek ama ne parasızlığın ezikliğini ne de paranın kudurmuşluğunu yaşayacak. Değerlerini bir anlık hevesler uğruna terk etmeyecek.
En önemlisi kendini sevecek arkadaş, kendini sevmeyen kadından sana ne hayır gelir. Bir bakarsın ki yıllar sonra bu kadınla ne yatağa sığabiliyorsun, ne toprağa...
Analığını da bilecek, çocuklarından saygı görmeyi de, anaya babaya hürmet etmeyi de...

Kadın kadın olacak be, seni sadece sen olduğun için, sensin diye sevecek. Parayla pulla, kariyerle, kimin ne dediğiyle, sınırlamayacak. Hem sevgilin, hem arkadaşın, hem annen, hem çocuğun olacak, bağrına basacaksın huzurla... Bileceksin ki evde 'O' kadın tarafından beklenmenin zevkini hiçbir zevk yaşatamaz sana...

Öyle bir kadın işte... Nerede öyle kadın yoktur deme...

Sen de adam olacaksın, seçmesini bileceksin!
Ne güzel dile getirmiş Can Yücel..
Şimdi Geothe nın en güzel sözü aklıma geldi.. Ne guzel demiş..
Kendine Ait Küçük Bir Ev ve Karakterli Bir Eş;
Dünyanın Tüm Altın ve İncilerine Bedeldir...

Ve erkekler Unutmayın ki,
Bir Kadın Giderse Evden Her şey Gider.
Mutfaktaki Tıkırtılar Gider.
Güle Güle Diyen, Hoşgeldin Diyen Ses Gider.
Evdeki Ses , Nefes Gider.
Bir Kadın Giderse Hayatından Bir Anne Gider.
Bir Eş Gider. . .

Bu güzel ithamlar, bu gerçekler gerçeğini bulamayan beylere gelsin... Ben hala aşkın varlığına inanıyorum aşık olamasamda :)


sevgiler....