Sonbahar melankolisi çökmüştü ki üzerime sanki dertlerim tavan mutluluklarım yerle bir...
Oysaki şu hayatta ne derdim var diyebilirim derman arayacak nede mutsuzum diyebilirim onca mutluluğun içinden sıyrılarak...
Kendi kendime boş kağıtlara karaladağım karanlık duygularımı aydınlatmak için bu bloğu açmıştım oysaki...
Gelelim ruh halime doğa bin bir tonuna boyanmışken depresif hallerim kendime bile tahammülümü dayanılmaz noktaya taşıdı. Yazla birlikte ertelediğim problemler aslında bir yere gitmemişler, bir süredir uyku halindelermiş, yazın bitmesiyle kendilerini itinayla hatırlattılar.
Hayallerim gerçekleşmeyenler ve ertelenenler olmak üzere iyice kategorilendi bu günlerde kendimi depresyona sokmak için baya bir uğraştım haliyle ama ne kadar küt düşünceli bir insanım depresyona girdiğimi ancak saçımı kestirirsem anlarım diye hala inatla rapunzel gibi dolaşmaya devam ediyorum. Kendimi ve bu yazıyı okuyacak sizleri bunalıma sürükleme çabalarıma son veriyorum, bu güzel sonbahar karelerinde yeni umut arayışlarına girdim. :) Aslında yaşama sevincim ne eksik ne fazlaymış.